Jeotermal Enerji Derneği (JED) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kındap, küresel jeotermal enerji sektörünün 2050 yılına kadar büyük bir sıçrama yapmasının beklendiğini belirterek, "Bugün dünyada yaklaşık 20 bin megavat olan jeotermal kaynaklı elektrik enerjisi kurulu gücünün 2050'de 100 bin megavata ulaşacağı öngörülüyor. Bu büyüme içinde Türkiye'nin lider bir rol üstlenmesi için hiçbir engel yok," dedi.
Kındap, yaptığı yazılı açıklamada, jeotermal enerjinin karbonsuzlaştırma ve temiz enerji politikalarındaki kritik rolüne dikkat çekti. Özellikle gelişmiş ülkelerin enerji bağımlılığını azaltma stratejilerinde önemli bir yer tutan bu enerji türünün, çevresel ve ekonomik sürdürülebilirlik açısından uzun vadeli faydalar sağladığını vurguladı.
Jeotermal Enerji, Küresel Gelecekte Kritik Rol Üstleniyor
Kındap, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ve Avrupa Konseyi gibi kuruluşların raporlarında jeotermal enerjinin yükselen bir yıldız olarak tanımlandığını ifade etti. Türkiye’nin jeotermal enerji üretiminde Avrupa’da lider, dünyada ise dördüncü sırada olduğunu hatırlatarak, sahip olunan potansiyelin yalnızca küçük bir kısmının kullanıldığını belirtti.
"Jeotermal enerjinin bugün yalnızca yüzde 21'i elektrik üretiminde kullanılıyor. Ancak bu enerjinin küresel elektrik talebini 140 kat karşılayacak teknik potansiyele sahip olduğu düşünülüyor. Bu alanda Türkiye'nin açık ara lider ülke olmaması için hiçbir neden yok," diyen Kındap, Türkiye’nin jeotermal sektördeki büyümesini hızlandırması gerektiğini söyledi.
2026, Türk Jeotermal Sektörünün Dönüm Noktası Olabilir
Ali Kındap, Türkiye’nin jeotermal kaynaklı elektrik enerjisi kurulu gücünün 2023 yılı itibarıyla 1715 megavata ulaştığını kaydederek, 2024’ün sektör için önemli bir dönüm noktası olacağını belirtti. Sektörde uzun yıllar süren durgunluğun sona erdiğini ifade eden Kındap, "2026'dan itibaren sektörde büyük bir sıçrama bekliyoruz. Özellikle enerji yoğun sektörlerin, örneğin demir-çelik sanayisinin jeotermal enerjiye ilgisinde belirgin bir artış gözlemliyoruz," dedi.
Jeotermalin Kullanım Alanları Genişliyor
Jeotermal enerjinin yalnızca elektrik üretiminde değil, ısıtma, tarım ve sanayi gibi çeşitli sektörlerde de kullanılabileceğine dikkat çeken Kındap, şu verileri paylaştı:
%42: Isı pompalarında
%26: Bölgesel ısıtma sistemlerinde
%21: Elektrik üretiminde
%7: Doğrudan konut ve ticari kullanımlarda
%4: Tarım ve balıkçılık uygulamalarında
%1'den az: Sanayi uygulamalarında
Bu geniş kullanım alanlarının, jeotermal enerjiyi çevre dostu ve sürdürülebilir bir kaynak olarak öne çıkardığını ifade eden Kındap, Türkiye’nin bu potansiyeli daha etkili bir şekilde kullanması gerektiğini söyledi.
2050 Hedefine Ulaşmak İçin Yeni Yatırımlar Şart
Kındap, küresel enerji talebindeki artışa dikkat çekerek, jeotermalin bu talebin yüzde 15’ini karşılayabilecek kapasitede olduğunu belirtti. Türkiye'nin jeotermal potansiyelinin uluslararası ölçekte dikkat çekici olduğunu ancak bu potansiyelin tam anlamıyla değerlendirilmediğini vurgulayan Kındap, "Sektör temsilcileri olarak ülkemizin bu alanda dünya lideri olmasını sağlamak için çalışıyoruz. 2050 hedeflerine ulaşmak için yeni yatırımlar kaçınılmaz," dedi.
Türkiye, jeotermal enerjide sahip olduğu liderlik pozisyonunu güçlendirmek için hem kamu hem de özel sektör yatırımlarını artırmayı hedefliyor. Uzmanlara göre, doğru stratejilerle Türkiye, 2050’ye giden yolda küresel enerji dönüşümünde öncü bir ülke olabilir.
