Rusya, 2014 yılından bu yana ABD ve Avrupa Birliği (AB) ülkeleri başta olmak üzere bazı Batılı ülkelere uyguladığı gıda yaptırımlarını 31 Aralık 2026'ya kadar uzatma kararı aldı. Bu karar, Batı'nın uyguladığı ekonomik yaptırımlara karşı "karşı yaptırımlar" olarak değerlendiriliyor.
Hükümetten Resmi Açıklama
Rus hükümeti tarafından yapılan yazılı açıklamada, "ABD, Avrupa Birliği ülkeleri ve diğer bazı Batılı ülkeler tarafından uygulanan yaptırımlara karşılık olarak devrede olan gıda ithalatı kısıtlamaları, 31 Aralık 2026 tarihine kadar uzatılmıştır" ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, gıda yaptırımlarının kapsamının genişletildiği belirtilerek, listeye Yeni Zelanda'nın da eklendiği bilgisi paylaşıldı. Böylece Yeni Zelanda, Rusya’nın yaptırım uyguladığı ülkeler listesine dahil oldu.
2014'ten Bu Yana Uygulanan Gıda Yaptırımları
Rusya, 2014 yılında Kırım'ın ilhakı sonrasında ABD ve AB ülkelerinin başını çektiği yaptırım dalgasına karşılık olarak gıda sektöründe kapsamlı bir ambargo uygulamaya başlamıştı. Bu yaptırımlar çerçevesinde Batılı ülkelerden özellikle belirli et ve süt ürünleri, sebze ve meyvelerin ithalatı durduruldu.
Rus yetkililer, bu yaptırımlarla yerel tarım ve gıda sektörünün geliştirilmesini hedeflediklerini ifade ediyor. Ancak yaptırımların iç piyasada gıda fiyatlarının artmasına neden olduğu yönündeki eleştiriler de sıkça dile getiriliyor.
Yeni Zelanda'nın Eklenmesi Dikkat Çekti
Rusya'nın yaptırım listesine son olarak Yeni Zelanda’yı eklemesi uluslararası arenada dikkat çeken bir hamle oldu. Yeni Zelanda’nın, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Moskova'ya karşı yürürlüğe koyduğu yaptırımların ardından bu kararın alındığı belirtiliyor.
Yeni Zelanda, Ukrayna’yı destekleyen ülkeler arasında yer alıyor ve Rusya’ya yönelik çeşitli ekonomik yaptırımlar uyguluyor. Rusya’nın Yeni Zelanda’dan yaptığı gıda ithalatı sınırlı olsa da, bu karar sembolik bir karşılık olarak değerlendiriliyor.
Karşılıklı Yaptırımlar Sürüyor
Rusya’nın bu yaptırımı, Batı ile Moskova arasındaki ekonomik ve siyasi gerilimin devam ettiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Batılı ülkelerin uyguladığı yaptırımlar enerji, finans ve teknoloji sektörlerini hedef alırken; Rusya'nın karşı hamleleri daha çok tarım ve gıda sektöründe etkisini gösteriyor.
Uzmanlar, bu tür yaptırımların uluslararası ticaret üzerinde uzun vadeli etkiler yaratabileceğine dikkat çekiyor. Gıda ithalatına getirilen kısıtlamaların, Rusya’nın iç piyasasında fiyat artışlarına ve tedarik zinciri sorunlarına yol açabileceği uyarıları da yapılıyor.
Rus hükümeti ise yaptırımların yerli üreticilere destek sağladığını ve gıda güvenliğini artırdığını savunuyor. Rusya, 2014 yılından bu yana tarım sektöründe kendine yetme oranını artırmayı hedefleyen çeşitli politikalar uyguluyor.
Gıda Ambargoları ve Küresel Etkiler
Rusya'nın Batılı ülkelere yönelik gıda ambargoları, küresel ticaret akışını da etkiliyor. Rusya'nın bu kapsamda uyguladığı ithalat yasaklarının, Avrupa’daki tarım sektöründe belirli ürünlerde arz fazlasına neden olduğu biliniyor.
Uzmanlar, yaptırımların karşılıklı olarak devam etmesi durumunda, tarafların gıda ve tarım sektöründe daha derin stratejik değişikliklere gitmek zorunda kalabileceğini belirtiyor.
Rusya'nın aldığı bu son karar, uluslararası arenada yeni diplomatik tartışmalara neden olabilir. Gıda yaptırımları ve buna karşılık gelen ekonomik hamleler, dünya genelinde ticaret dinamiklerini yeniden şekillendiriyor.
