Sıkı para politikası ve yükselen faiz ortamı, Türk Lirası (TL) mevduatların vade yapısını tamamen dönüştürdü. 2023 ortasından itibaren uygulanan politika ile birlikte yatırımcıların ilgisi yeniden TL mevduata yönelirken, vadeler kısaldı, “3 aya kadar” vade adeta yeni norm haline geldi. Haziran 2023'te toplam mevduat içinde yalnızca yüzde 35 seviyelerinde yer alan TL mevduat, Haziran 2025 itibarıyla yüzde 59’u aştı. Ancak bu büyümenin neredeyse tamamı en kısa vadelerde yoğunlaştı. BDDK verilerine göre, özellikle “1-3 ay arası” vade payı 17,6 puan artarak yüzde 50,8’e ulaştı. “1 aya kadar” vade ise 5 puana yakın yükselerek yüzde 19 seviyesine çıktı. Böylece toplam TL mevduat içinde “3 aya kadar vadeli” hesapların payı yüzde 70’e dayandı.
Gerçek Kişiler En Kısa Vadeye Geçti
Bireysel yatırımcılar vade tercihini dramatik biçimde değiştirdi. 3-6 ay vadeli hesapların toplam TL mevduattaki payı yüzde 34’ten yüzde 13’e kadar düşerken, 1-3 ay vadeli hesapların payı yüzde 58’e fırladı. Böylece iki yıl içinde gerçek kişilerin mevduatında 3 aya kadar vadeye kayan tutarın oranı yüzde 68,5’e ulaştı. Kurumsal müşterilerde de tablo benzer. 1 aya kadar vadeli hesapların payı yüzde 27’den yüzde 31’e çıkarken, 1-3 ay arası vadeli mevduat yüzde 40’a dayandı. Ticari yatırımcılar da politika faizine daha hızlı adapte olmak adına en kısa vadeyi tercih etti.
Uzun Vadeli Mevduat Yok Olma Noktasında
Söz konusu dönüşümle birlikte 6-12 ay ve 1 yıl üzeri vadeye sahip TL mevduat oranı hem bireysel hem de kurumsal yatırımcılar arasında yüzde 5’in altına geriledi. 1 yıl üzeri vadeli hesaplar neredeyse piyasadan silinmiş durumda. Yatırımcıların kısa vadeye yönelmesinin temel nedeni ise yüksek faiz getirilerinden daha sık yararlanmak istemeleri. Öte yandan siyasi ve ekonomik belirsizlikler de vadelerin uzamasını engelleyen başlıca faktörler arasında yer alıyor. Uzmanlara göre bu eğilim Merkez Bankası'nın sıkı para politikasını ne kadar sürdüreceğiyle yakından ilişkili.