Türkiye Varlık Fonu (TVF), İslami finans piyasalarındaki etkinliğini artırmaya yönelik adımlarına bir yenisini daha ekledi. Fon, Kuwait Finance House (KFH) liderliğindeki uluslararası bankalardan oluşan bir konsorsiyumla 600 milyon dolarlık, 5 yıl vadeli murabaha finansmanı anlaşmasına imza attı. Bu yeni işlemle birlikte TVF'nin İslami finansman kaynaklarından sağladığı toplam tutar 1,8 milyar doları geçti.
Fonun yaptığı açıklamada, bu finansmanın hiçbir teminat veya garanti içermediği vurgulanırken, anlaşmanın vadesi ve hacmi itibarıyla Türkiye’deki benzer işlemler arasında örnek teşkil ettiği belirtildi. Anlaşma, TVF’nin güçlü bilançosu, uluslararası finans çevrelerinde sahip olduğu güvenilirlik ve yatırımcı ilişkilerindeki başarısı sayesinde uygun maliyetli ve rekabetçi şartlarla gerçekleştirildi.
Stratejik Finansman Adımları Sürüyor
Cumhurbaşkanı ve TVF Yönetim Kurulu Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde şekillenen stratejik vizyon doğrultusunda hareket eden Türkiye Varlık Fonu, finansal piyasaların çeşitlenmesine katkı sunmayı sürdürüyor. Katılım Sigorta, Katılım Finans, İstanbul Finans Merkezi ve sukuk işlemleri gibi girişimlerle, fon İslami finans piyasasında aktif rol oynuyor. TVF, 2024 sonu itibarıyla 5 trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaşan küresel İslami finans alanında Türkiye’nin daha güçlü bir yer edinmesini hedefliyor. Bu bağlamda sağlanan yeni kaynak, yalnızca finansal gücün artırılması değil, aynı zamanda Türkiye ile Kuveyt arasındaki ekonomik ve finansal iş birliğinin de pekiştirilmesi açısından stratejik önem taşıyor.
Ekonomiye ve Sermaye Piyasalarına Güçlü Destek
TVF'nin açıklamasında, bu işlemle birlikte elde edilen kaynakların Türkiye'nin ekonomik büyümesine, stratejik yatırımlarına ve sermaye piyasalarının derinleşmesine katkı sağlayacağı ifade edildi. Fon, bu tür uluslararası iş birlikleriyle hem finansal araç çeşitliliğini artırmayı hem de Türkiye'nin küresel sermaye hareketlerinden daha fazla pay almasını hedefliyor. Yeni murabaha anlaşması, Türkiye'nin finansal altyapısını güçlendirme ve İslami finans pazarındaki entegrasyonunu derinleştirme çabalarının somut bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
