Aralık ayında başlaması beklenen asgari ücret görüşmeleri öncesi Türk-İş’ten dikkat çeken bir çıkış geldi. Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısında herhangi bir değişiklik yapılmadığı sürece, Türk-İş’in bu yılki toplantılara katılmayacağını açıkladı. Atalay, “Asgari ücretliyi sahipsiz bırakmak gibi bir niyetimiz yok. Ancak işçinin iradesini yansıtmayan bir masada yer almayacağız” ifadelerini kullandı. Türk-İş Başkanlar Kurulu toplantısı sonrasında konuşan Atalay, mevcut komisyon yapısının işçi kesiminin karar alma gücünü zayıflattığını vurguladı. “Atılan her imzanın sorumluluğu işçiye yükleniyor ama karar mekanizmasında işçinin gerçek etkisi yok,” diyen Atalay, sistemin yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirtti. Sendika, özellikle bağımsız uzmanların da sürece dahil edilmesini, işveren ve hükümet kanadının ağırlığının azaltılmasını talep ediyor. Atalay, “Temsiliyet dengesi sağlanmadıkça bu masa tek taraflı karar üretmeye devam eder. Biz de bu şartlarda figüran olmayız,” dedi.
Mevcut Asgari Ücret ve İşverene Maliyet
Türkiye’de hâlihazırda uygulanan net asgari ücret 22 bin 104 lira 67 kuruş, brüt asgari ücret ise 26 bin 5 lira 50 kuruş düzeyinde bulunuyor. Bir işçinin işverene toplam maliyeti 30 bin 621 lira 48 kuruşu bulurken, bu rakamın
- 4.095 TL’si sosyal güvenlik primi,
- 520 TL’si ise işveren işsizlik sigortası fonu katkısından oluşuyor.
Bu rakamlarla birlikte milyonlarca çalışan, enflasyon karşısında asgari ücretin satın alma gücünün hızla eridiğini dile getiriyor.
Yeni Asgari Ücret Aralık’ta Belirlenecek
Yasaya göre Asgari Ücret Tespit Komisyonu, işçi, işveren ve hükümet kanadından beşer temsilci olmak üzere 15 üyeden oluşuyor. Komisyonun aralık ayında ilk toplantısını yapması bekleniyor. Bakanlık yetkililerinden biri başkanlık ederken, kararlar en az 10 üyenin katılımıyla alınabiliyor. Oyların eşitliği durumunda ise başkanın bulunduğu tarafın kararı geçerli sayılıyor. Sendikalar, bu yapının işçi temsilcilerinin etkisini sınırladığını, kararların çoğunlukla hükümet ve işveren yönünde şekillendiğini savunuyor. Atalay, son olarak, “Biz işçinin sesi olarak masadayız ama sesimiz duyulmuyorsa orada olmamızın anlamı yok,” diyerek tavrını netleştirdi. Türk-İş’in komisyona katılıp katılmayacağı, önümüzdeki haftalarda yapılacak yönetmelik değişikliği tartışmalarına bağlı olarak netleşecek.
