Kur Korumalı Türk Lirası Mevduat ve Katılma Hesapları’ndaki (KKM) düşüş ivmesi devam ediyor. BDDK verilerine göre, KKM bakiyeleri geçen hafta 26 milyar 172 milyon lira azalarak 266 milyar 633 milyon liraya geriledi. Böylece KKM’nin toplam mevduatlar içindeki payı yüzde 1,08 seviyesine indi.
KKM’de Gerileme Sürerken, Krediler Artıyor
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun 3 Ekim haftasına ilişkin yayımladığı bültene göre, bankacılık sektörünün toplam kredi hacmi yaklaşık 168 milyar 6 milyon lira artarak 21 trilyon 31 milyar liradan 21 trilyon 199 milyar liraya yükseldi. Buna karşılık toplam mevduatlar, bankalar arası işlemler dahil olmak üzere 276 milyar 811 milyon lira azalışla 24 trilyon 691 milyar liraya düştü. Verilere göre tüketici kredileri 15 milyar 384 milyon lira artışla 2 trilyon 600 milyar 419 milyon liraya çıktı. Bu tutarın:
- 626 milyar 678 milyon lirası konut kredilerinden,
- 49 milyar 806 milyon lirası taşıt kredilerinden,
- 1 trilyon 923 milyar 935 milyon lirası ise ihtiyaç kredilerinden oluştu.
Aynı dönemde taksitli ticari krediler 10 milyar 109 milyon lira azalarak 3 trilyon 112 milyar 973 milyon liraya geriledi.
Kredi Kartı Borçları Artışta
Bankaların bireysel kredi kartı alacakları, yüzde 1,7 artışla 2 trilyon 538 milyar 773 milyon liraya yükseldi. Bunun 916 milyar 255 milyon lirası taksitli, 1 trilyon 622 milyar 518 milyon lirası ise taksitsiz borçlardan oluştu. Sektörde takipteki alacaklar, bir haftada 14 milyar 606 milyon lira artarak 503 milyar 958 milyon liraya çıktı. Bu alacakların 372 milyar 113 milyon lirasına özel karşılık ayrıldığı bildirildi.
Yasal Öz Kaynaklarda Sınırlı Artış
Bankacılık sisteminin yasal öz kaynakları 131 milyon lira artarak 4 trilyon 470 milyar 699 milyon liraya yükseldi. KKM’deki düşüş eğilimi, yılın ikinci yarısında hız kazanmış durumda. Piyasalar, hem TL mevduat faizlerindeki artışın hem de KKM’nin teşvik mekanizmasındaki gevşemenin, hesap sahiplerini alternatif ürünlere yönlendirdiğini belirtiyor. Uzmanlara göre, KKM’nin payının yüzde 1 seviyesine inmesi, bankacılık sisteminde normalleşme sürecinin ilerlediğini gösteriyor.
