Eylül 2025 dönemine ait finansal yatırım verileri, yatırımcının güvenli liman tercihini bir kez daha ortaya koydu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Finansal Yatırım Araçlarının Reel Getiri Oranları raporuna göre, külçe altın, hem üretici hem tüketici fiyat endeksine göre en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu.
Altın, enflasyonun üzerinde kazandırdı
TÜİK verilerine göre, külçe altın eylülde yatırımcısına TÜFE’ye göre yüzde 8,39, Yİ-ÜFE’ye göre ise yüzde 9,14 oranında reel getiri sağladı. Altın böylece, yüksek enflasyon ortamında bile yatırımcısının alım gücünü koruyan ve artıran tek yatırım aracı olarak öne çıktı. Yatırımcılar açısından mevduat faizi (brüt) yüzde 0,63’lük reel kazançla ikinci sırada yer alırken, DİBS, euro, dolar ve Borsa İstanbul (BIST) 100 endeksi eylülde yatırımcısına kaybettirdi.
Döviz ve borsa eylülde değer kaybetti
Eylül ayında döviz yatırımcısı zarar etti. Yİ-ÜFE’ye göre Amerikan Doları yüzde 1,27, euro yüzde 0,40, BIST 100 ise yüzde 3,48 oranında reel kayıp yaşattı. TÜFE’ye göre değerlendirildiğinde kayıplar daha belirgin hale geldi: dolar yüzde 1,95, euro yüzde 1,08 ve Borsa yüzde 4,15 oranında yatırımcısına kaybettirdi. Üç aylık dönem verilerine göre BIST 100 endeksi, Yİ-ÜFE’ye göre yüzde 9,32, TÜFE’ye göre ise 8,68 oranında getiriyle öne çıktı. Aynı dönemde Amerikan Doları yatırımcısına en çok kaybettiren araç oldu. Altı aylık değerlendirmede ise tablo yeniden altın lehine döndü: Külçe altın, Yİ-ÜFE’ye göre %19,49, TÜFE’ye göre %20,92 getiriyle yatırımcısına en fazla kazandıran araç oldu.
Yıllık bazda açık farkla lider: Külçe altın
Yıllık veriler altının üstünlüğünü perçinledi. Külçe altın, Yİ-ÜFE’ye göre yüzde 36,01, TÜFE’ye göre ise yüzde 29,18 oranında reel getiri sağlayarak 2025’in en kazançlı yatırım aracı oldu. Buna karşın BIST 100 endeksi, yıllık bazda TÜFE’ye göre yüzde 16,09, Yİ-ÜFE’ye göre yüzde 11,65 kayıpla yatırımcısına zarar ettirdi. Mevduat faizleri ise sınırlı da olsa reel getiri sağlayan tek geleneksel yatırım aracı olarak öne çıktı.
Ekonomistler, altının hem kısa hem uzun vadede güçlü performans göstermesini, küresel ekonomik belirsizlikler, jeopolitik riskler ve doların seyri ile ilişkilendiriyor.
Uzmanlara göre, faiz oranlarındaki artışa rağmen yatırımcı güveni altından yana ve bu eğilim 2025’in son çeyreğinde de sürebilir.
