Türkiye’de kırmızı et fiyatları durdurulamıyor. Son iki yılda dana ve kuzu eti fiyatlarında adeta rekor seviyede artış yaşandı. Haziran 2023’ten Kasım 2025’e kadar olan dönemde dana eti fiyatları iki katına, kuzu eti fiyatları ise üç katın üzerine çıktı. Artış oranları, vatandaşın sofrasında kırmızı etin artık “ulaşılamaz” hale geldiğini ortaya koyuyor. Fiyat verilerine göre, dana döş iki yılda yüzde 105 artarak 400 TL’den 820 TL’ye, yağsız kıyma yüzde 100 artışla 420 TL’den 840 TL’ye, kuşbaşı et ise neredeyse iki katına yükseldi. Kuzu etinde ise tablo çok daha dramatik. İstanbul’daki kasaplarda kuzu gerdan yüzde 383, pirzola yüzde 228, but yüzde 222 oranında zamlandı.
Alman Medyası Gündeme Taşıdı: “Ayda Bir Kez Et Yiyebilen Aileler”
Yükselen fiyatlar, artık yalnızca Türkiye’de değil, Avrupa medyasında da gündem. Alman kamu yayın ağı ARD adına uluslararası yayın yapan Tagesschau, Türkiye’de kırmızı et tüketiminin dramatik biçimde azaldığını haberleştirdi. “Ayda bir kez et yiyebilen aileler: Türkiye’de yoksulluk sessiz derinleşiyor” başlıklı haberde, vatandaşların et reyonlarına uğrayamadığı, ailelerin ise çocuklarına yalnızca ayda bir kez et yedirebildiği vurgulandı. Türkiye’de kişi başı yıllık kırmızı et tüketimi 16,6 kilogram ile dünya ortalaması (18,1 kg) ve OECD ortalaması (34,8 kg) seviyelerinin oldukça altında bulunuyor. Uzmanlar, bu düşüşün yalnızca fiyat artışından değil, aynı zamanda hayvancılık sektöründeki üretim krizinden kaynaklandığını belirtiyor.
Sektörden Sert Tepki: “Tarım Bakanlığı ithalat bakanlığına döndü”
Hayvancılık sektörü temsilcileri fiyatlardaki tırmanışın yanlış politika tercihleri ve denetim eksikliğinden kaynaklandığını söylüyor. Sektörün önde gelen isimlerinden Sencer Solakoğlu, mevcut yönetimi sert sözlerle eleştirerek, “Bu iş kötüye gidiyor. Tarım Bakanlığı artık ithalat bakanlığı gibi çalışıyor. Tek odakları nereden et getirip fiyatı nasıl sabit tutarız. Oysa yapılması gereken yerli üreticiyi korumak ve üretimi artırmaktır,” dedi.
Et Artık Lüks, Sofralar Eksik
Artan fiyatlar nedeniyle vatandaşın etle bağı giderek kopuyor. Aileler protein ihtiyacını artık tavuk ve yumurta gibi alternatiflerle karşılamaya çalışıyor. Kasaplar, son bir yılda kırmızı et satışlarının yüzde 40’a yakın azaldığını, birçok müşterinin artık “yarım kilo” veya “tek öğünlük” alımlar yaptığını söylüyor. Uzmanlara göre Türkiye, kırmızı ette hem üretim hem tüketim krizini aynı anda yaşıyor. Artan yem maliyetleri, azalan hayvan sayısı ve ithalat politikalarına bağımlı üretim modeli, fiyatları kalıcı biçimde yukarı çekiyor. Kırmızı et, milyonlarca vatandaş için artık temel gıda değil, lüks tüketim ürünü haline geldi.
