Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ekim ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından yaptığı değerlendirmede, 2026 yılı vergi ve harç artışlarının Yeniden Değerleme Oranı’nın (YDO) altında kalabileceğini belirtti. Şimşek, fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda “dezenflasyon sürecinin kararlılıkla sürdürüldüğünü” vurguladı. TÜİK verilerine göre ekim ayında enflasyon aylık bazda %2,55, yıllık bazda ise %32,9 olarak gerçekleşti. Bakan Şimşek, bu verileri değerlendirirken, son iki yılda enflasyonun düşüş eğiliminde olduğuna dikkat çekti: “2022 ve 2023 yıl sonunda sırasıyla %64 ve %65 olan enflasyon, 2024’te %44’e, 2025 yılı ekim ayında ise %32,9’a geriledi. Dezenflasyon sürecinde geçici dalgalanmalar yaşansa da genel görünüm olumlu yönde ilerliyor.” Şimşek, küresel ve iç koşulların dezenflasyon sürecini desteklediğini, enflasyonda kalıcı düşüşün 2026 yılı itibarıyla belirginleşeceğini ifade etti.
Vergi ve Harç Artışları Enflasyonun Altında Olabilir
Bakan Şimşek, 2026 yılı Yeniden Değerleme Oranı’nın %25,49 olarak kesinleştiğini hatırlatarak, bu oranın otomatik olarak vergi, harç ve cezaların artışına temel teşkil ettiğini söyledi. Ancak bu yıl farklı bir adım atılabileceğinin sinyalini verdi: “Bütçe imkânları doğrultusunda, 2026 yılı için vergi ve harçlardaki güncellemenin, enflasyon hedefleri dikkate alınarak yeniden değerleme oranından daha düşük oranda yapılması hususu gündemimizde.” Bu açıklama, hükümetin enflasyonla mücadelede fiyat istikrarını koruma hedefi doğrultusunda, vergi artışlarını sınırlı tutabileceğine işaret etti.
“Kalıcı Fiyat İstikrarı İçin Yapısal Adımlar Atıyoruz”
Bakan Şimşek, açıklamasında para ve maliye politikasındaki uyuma da vurgu yaptı: “Kalıcı fiyat istikrarı hedefimiz doğrultusunda politikalarımızı kararlılıkla uyguluyor, enflasyon üzerindeki arz yönlü baskıları azaltacak yapısal adımları atıyoruz.” Ekonomi yönetiminin, enflasyonun kalıcı düşüşe geçmesi için hem mali disipline hem de arz yönlü reformlara odaklandığı belirtiliyor. Bakan Şimşek’in açıklamaları, 2026 yılına ilişkin mali politikanın dengeli, hedef odaklı ve kontrollü bir artış planı üzerine kurulacağını ortaya koyuyor. Vergi ve harç artışlarının YDO’nun altında tutulması, enflasyonla mücadelede maliye politikasının destekleyici rol oynayacağını gösteriyor.