Avrupa Birliği Komisyonu, 2035’ten itibaren içten yanmalı motorlu yeni araçların satışını yasaklayan düzenlemeyi yeniden değerlendirme hazırlığında. Süreç, Almanya Başbakanı Friedrich Merz’in AB’ye gönderdiği resmi mektupla hız kazandı. Merz, otomotiv sektörünün tam elektrikliye geçişinin gerçekçi olmadığını savunurken “teknoloji tarafsızlığı” çağrısı yaptı. Bu yaklaşım, verimli benzinli/dizel motorlar, hibritler ve özellikle e-yakıt kullanılan araçlara kapı aralıyor.
Almanya’dan Sert Baskı: “Sıfır Emisyon’a Tek Yol EV Değil”
Almanya’nın mesajı özetle şu üç maddede toplanıyor:
- 1. Elektrikliye geçiş beklenenden yavaş: Altyapı eksik, şarj istasyonu yoğunluğu yetersiz ve EV maliyetleri hâlâ çok yüksek.
- 2. Hibritlerin tamamen dışlanması gereksiz: Plug-in hibritler, range-extender yapılar, düşük emisyonlu motorlar hâlâ geçiş teknolojisi olarak önemli.
- 3. E-yakıt ve biyoyakıtlar ciddi bir alternatif: CO₂ nötr sentetik yakıtlar bazı motor tipleriyle uyumlu ve uzun vadeli bir çözüm olabilir.
Bu nedenle Almanya, “2035 sonrası içten yanmalı motor tamamen yasak” yaklaşımının yumuşatılmasını talep ediyor.
AB Komisyonu: “Düzenlemeyi Yeniden Açıyoruz”
AB Ulaştırma Komiseri Apostolos Tzitzikostas, yaptığı açıklamada: “CO₂ kurallarını yeniden ele alacağız; e-yakıt ve biyoyakıtla çalışan motorların geleceği masada.” diyerek Komisyon’un geri adımı resmen doğruladı. Bu adım, uzun süredir elektrikliyi hızla teşvik eden AB’nin Green Deal stratejisinde kayda değer bir esneme anlamına geliyor.
2035 Sonrası Hangi Araçların Satışına İzin Çıkabilir?
Yeni teklif kapsamında muafiyet alabilecek araç tipleri şöyle:
- Sadece CO₂ nötr e-yakıtlar ve gelişmiş biyoyakıtlarla çalışan içten yanmalı motorlar
- Plug-in hibritler (PHEV)
- Range-extender hibrit sistemler (küçük benzinli motor + büyük batarya)
- “Yüksek verimli” yeni nesil düşük emisyonlu motorlar
Bu çerçeve, yasak ilkesini tamamen iptal etmiyor; ancak “temiz yakıtla çalışan motorlara şartlı izin” modeli getiriyor.
Süreç Nasıl İşleyecek?
AB Komisyonu, otomobil sektörüne yönelik güncellenmiş CO₂ düzenlemesini Aralık takviminden birkaç hafta erteleyerek açıklayacak. Teklif, hem AB Konseyi (üye devletler) hem de Avrupa Parlamentosu’nun onayından geçmek zorunda. Dolayısıyla nihai karar önümüzdeki aylarda netleşecek. Yeni düzenlemenin kesinleşmesi hâlâ garanti değil. Uzmanlara göre üç kritik sorun öne çıkıyor:
- E-yakıt üretimi çok kısıtlı: Bugünkü kapasite, otomobil pazarının sadece %1’ine bile yetmiyor.
- Biyoyakıtların çevresel sürdürülebilirliği tartışmalı: Bazı STK’lara göre biyoyakıt kullanımı fosil bağımlılığını “daha görünmez hâle getiriyor”.
- Maliyeti yüksek: E-yakıt litre fiyatlarının uzun süre yüksek kalacağı öngörülüyor.
Buna rağmen otomotiv devleri (VW, BMW, Mercedes, Stellantis) elektrikli dönüşümün yavaş ilerlemesi nedeniyle destek veriyor. 2035 hedefi hâlâ yürürlükte olsa da, Avrupa Birliği ilk kez “tek yol elektrikli araç” yaklaşımından geri adım atıyor. E-yakıt destekli motorlar ve hibritler, AB’nin iklim politikasında yeniden güçlü bir alternatif hâline gelebilir. Bu adım, hem otomotiv devlerinin stratejilerini hem de Avrupa’daki tüketici tercihlerinin geleceğini değiştirecek potansiyelde.