Altın fiyatlarının rekor seviyelere ulaşmasıyla birlikte sahte altın vakalarında da endişe verici bir artış yaşanıyor. Son dönemde özellikle çeyrek, yarım ve tam altın gibi sarrafiye grubu ürünlerde piyasaya sürülen sahte ürünler hem yatırımcıları hem de kuyumculuk sektörünü alarma geçirdi. Uzmanlar, tüketicilere sertifikalı ürünlerden şaşmamaları ve yalnızca güvenilir satış noktalarından alışveriş yapmaları çağrısında bulunuyor.
“Ayırt Etmek Zorlaşıyor”
Altın ve Piyasa Uzmanı Hakkı Can Özdemir, sahte altınların üretiminde teknolojik taklit yöntemlerinin kullanıldığını ve bu durumun tüketicilerin ayırt etmesini zorlaştırdığını belirtti. Özdemir, “Özellikle çeyrek altın grubunda sahteciliğin yaygınlaştığını görüyoruz. Bu ürünler düğün sezonlarında daha çok talep gördüğü için dolandırıcıların da radarına giriyor” dedi. Sahte altınların ayar damgaları taklit edilerek piyasaya sürüldüğünü aktaran Özdemir, tüketicilerin altın alırken nelere dikkat etmesi gerektiğini şu sözlerle özetledi:
- Güvenilir Satıcı: “Altın alışverişi yapılacak yerin güvenilir olması en temel kriterdir. Sertifikalı ve rafineri onaylı satış noktaları tercih edilmeli.”
- Ayar Damgası: “Takı grubundaki altınlarda üretici damgası mutlaka bulunur. Sarrafiye grubunda ise ürünün rengi ve yüzey yazıları kontrol edilmelidir.”
- Tok Ses ve Ağırlık: “Çeyrek altın yere bırakıldığında tok bir ses çıkarır. Ayrıca altın, öz kütlesi en yüksek metallerden biridir, elinize aldığınızda hafif geliyorsa dikkatli olun.”
- Karekod ve Seri Numara: “Modern rafineri üretimi altınlarda ambalaj üzerinde karekod, seri numarası ve canlı baskılar bulunmalıdır.”
Sosyal Tehdit Oluşturuyor
Altın piyasasında yaşanan sahtecilik olayları yalnızca bireysel kayıplara yol açmakla kalmıyor; aynı zamanda piyasadaki güveni zedeliyor ve kayıt dışı ekonomiyi büyütüyor. Özdemir, “Gerçek olmayan ürünlerin piyasada dolaşması, dürüst esnafı ve üreticiyi mağdur ediyor. Bu da sektör genelinde bir güven bunalımına yol açıyor” değerlendirmesinde bulundu. Sektör temsilcileri, kamu otoritelerinden hem üretici hem de satıcı kanadında denetimlerin artırılmasını talep ediyor. Sertifikasız ürünlerin kolaylıkla piyasaya sürülebildiğine dikkat çeken uzmanlar, altın üretiminden satışına kadar tüm zincirin düzenli olarak kontrol edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Vatandaşa Çağrı: Ucuz Olanı Değil, Güvenilir Olanı Seçin
Altın yatırımının uzun vadeli bir güven unsuru olduğuna işaret eden uzmanlar, “Fiyatı piyasanın çok altında olan ürünlere şüpheyle yaklaşılmalı. Gerçek altın cazip görünse de ucuz değildir. Uygun fiyatlı ama sahte ürün, en pahalı kayıp olabilir” uyarısında bulunuyor.