Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 2025 yılı IV. Enflasyon Raporu sunumu, ekonomistler arasında yoğun tartışma yarattı. Başkan Fatih Karahan’ın açıkladığı yeni tahmin aralığına göre yıl sonu enflasyonu %25–29’dan %31–33 aralığına çıkarılırken, 2026 tahmini ise %13–19 bandında sabit tutuldu. Bu revizyon, ekonomi çevrelerinde “gerçekçilik”, “beklentiler” ve “ücret politikaları” başlıklarında farklı yorumlara neden oldu.
“Gerçekleşmeyen hikaye” – Prof. Dr. Ali Hakan Kara
Eski Merkez Bankası Başekonomisti Prof. Dr. Ali Hakan Kara, TCMB’nin son yıllardaki tahmin performansına gönderme yaparak, “Son üç yıldır her enflasyon raporunda aynı hikaye tekrarlanıyor: Talep zayıflayacak, enflasyon hedefe inecek… Ama hiçbir zaman gerçekleşmiyor.” değerlendirmesinde bulundu. Kara, 2026 sonunda enflasyonun yüzde 16’ya inebilmesi için dolar kurunun 45 TL’nin altında kalması gerektiğini vurguladı.
“Sabit gelirliler için kötü haber” – Dr. Burcu Aydın
Ekonomist Burcu Aydın, yıl sonu tahminindeki artışı “olumsuz bir sinyal” olarak değerlendirdi: “Merkez Bankası 2025 tahminini artırırken, 2026 tahminini korudu. Bu, ücret artışlarının konuşulduğu dönemde sabit gelirliler için kötü bir haber.”
“Ne hedef ne de tahminimiz var” – Prof. Dr. Emre Alkin
Ekonomist Emre Alkin, TCMB’nin iletişim dilini eleştirerek, “Ekonomi yönetimi ‘ne hedef ne de tahminimiz var’ dese ekonomiye daha az zarar verir. Bu söylem güveni zedeliyor.” ifadelerini kullandı.
“Ücret artışlarını da olumsuz etkiler” – Prof. Dr. Serap Durusoy
Ekonomi akademisyeni Prof. Dr. Serap Durusoy, tahminlerin sabit kalmasının maaş zamlarını da baskılayabileceğini belirtti: “2026 yılı enflasyon tahmininin güncellenmemesi, o yılki ücret artışlarını da olumsuz etkileyecek.”
“Faiz indirimi rasyonel olmaz” – Prof. Dr. Yakup Küçükkale
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yakup Küçükkale, faiz politikası açısından uyarıda bulundu: “Tahmin aralığının yükseltilmesi, Aralık PPK toplantısında faiz indirimi yapılmaması gerektiği anlamına gelir. Olası bir faiz indirimi, hiçbir rasyonel gerekçeyle açıklanamaz.”
“Asgari ücretli mi artırıyor enflasyonu?” – Prof. Dr. Utku Altunöz
Ekonomist Utku Altunöz, tahmin güncellemesini sosyal politikalara bağlayarak eleştirdi: “TCMB yıl sonu enflasyon aralığını %31–33’e yükseltti. Asgari ücretli mi artırıyormuş enflasyonu?
Beklentilere göre mi maaş artışı verilecek? Al sana beklenti!”
“%33’ten %16’ya inmek zor” – Doç. Dr. Orhan Karaca
Orhan Karaca, TCMB’nin hedeflediği dezenflasyon patikasının zorluğuna dikkat çekti: “2025’i %31–33 ile bitirirsek, 2026’da %16’ya inmek çok zor görünüyor. Bakalım bu iş nasıl olacak?”
“Dengeleyici unsurlar devrede” – Banu Kıvcı Tokalı
Ekonomist Banu Kıvcı Tokalı ise tahminlerin sabit kalmasının nedenini teknik açıdan değerlendirdi: “Gıda enflasyonu yukarı revize edilirken, ithalat fiyatlarının katkısı aşağı çekildi. Petrol fiyatları ve küresel büyümedeki revizyonlar dengeleyici etki yarattı.”
Ekonomistlerin ortak paydası, Merkez Bankası’nın tahminlerinin “gerçekçilik sınavı” verdiği yönünde. Uzmanlara göre yeni aralık, enflasyonla mücadele kararlılığının sürdürülmesi açısından önemli bir test olacak; ancak güven inşası için “tutarlılık” artık kaçınılmaz.