Zorunlu lise eğitiminin süresinin kısaltılmasına yönelik kamuoyunda devam eden tartışmalara Türk iş dünyasından güçlü bir tepki geldi. Türkiye’nin en büyük bağımsız iş dünyası kuruluşlarından Türk İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), yayımladığı basın açıklamasında, bu yaklaşımın ülkenin uzun vadeli kalkınma hedefleriyle çeliştiğini vurgulayarak, "zorunlu eğitimden vazgeçmek, uzun vadeli kalkınmadan vazgeçmektir" dedi.
TÜRKONFED açıklamasında, Türkiye genelinde 100 binden fazla şirketi temsil ettiklerini hatırlatarak, genç nüfusa yatırımın her zamankinden daha kritik hale geldiğine dikkat çekti. Açıklamada, yalnızca kısa vadeli iş gücü ihtiyacına odaklanan yaklaşımların, ülkenin gelecekteki rekabet gücünü ve toplumsal refahını riske atabileceği uyarısında bulunuldu.
“Nitelikli insan kaynağının temeli uzun soluklu eğitimle atılır”
TÜRKONFED’e göre iş dünyasının ihtiyacı, yalnızca teknik bilgiye sahip bireyler değil; aynı zamanda eleştirel düşünebilen, iletişim becerisi gelişmiş, çözüm odaklı ve sosyal sorumluluk sahibi bireyler. Bu profili yetiştirebilmenin tek yolu ise güçlü, kapsayıcı ve sürekliliği olan bir eğitim sisteminden geçiyor. Zorunlu eğitimin süresinin azaltılmasının özellikle dezavantajlı kesimler açısından sosyal hareketliliği engelleyeceği belirtilerek, bu durumun eğitimde fırsat eşitliğini zayıflatacağı vurgulandı.
“Kalkınmanın anahtarı eğitimdir”
TÜRKONFED açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Gündemde yer alan öneriler, kısa vadeli iş gücü ihtiyaçlarını önceleyen bir anlayışı temsil etmektedir. Ancak eğitimi birkaç yıl kısaltmak, uzun vadede ülkemizin katma değerli üretiminden, inovasyon gücünden ve toplumsal refahından feragat etmek anlamına gelir.”
Nüfus artış hızındaki düşüşe de dikkat çeken açıklamada, demografik fırsat penceresinin hızla daraldığı bir dönemde, iyi eğitim almış iş gücünün hayati önemde olduğu belirtildi. Bu bağlamda, eğitimin süresini azaltmak yerine, içeriğini çağın gerekliliklerine uygun hale getirmenin gerekliliği vurgulandı.
“Reform zamanı, kısıtlama değil”
TÜRKONFED, çözüm olarak müfredatın beceri temelli hale getirilmesini, öğrencilerin bireysel yeteneklerine göre yönlendirilmesini ve mesleki eğitimin kalitesinin artırılmasını önerdi. Bu sayede hem bireysel gelişim hem de ekonomik verimliliğin artırılabileceği ifade edildi. Konfederasyon, konuya ilişkin görüş ve önerilerini paylaşmak üzere Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’den resmi bir randevu talebinde bulunduklarını da kamuoyuyla paylaştı. TÜRKONFED’den net mesaj: “Zorunlu eğitimden ve nitelikli mesleki eğitimden taviz vermek, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasını engeller.”
