Türkiye ile İtalya arasındaki diplomatik ve ekonomik ilişkilerin 170. yılı kutlanırken, iki ülke arasındaki iş birliğinin geleceğine dair önemli mesajlar Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’dan geldi. Yılmaz, Türkiye ekonomisinin uzun yıllardır ortaya koyduğu büyüme performansına dikkat çekerek, 2025 yılı sonunda ekonomik büyüklüğün 1,5 trilyon dolara ulaşmasının beklendiğini söyledi. Beyoğlu’ndaki Venedik Sarayı’nda düzenlenen İtalyan Ticaret Odası Derneği’nin 140. Yıldönümü ve Leonardo da Vinci Ödül Töreni, iki ülke arasındaki ekonomik, kültürel ve diplomatik bağların yeniden vurgulandığı bir buluşmaya sahne oldu. Etkinliğe Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın yanı sıra İstanbul Valisi Davut Gül, İtalya Büyükelçisi Giorgio Marrapodi ve Türkiye-İtalya Ticaret ve Sanayi Odası Derneği Başkanı Stefano Kaslowski katıldı.
“Türk-İtalyan ortaklığı stratejik bir entegrasyon dönemine girdi”
Konuşmasında iki ülke ilişkilerinin tarihsel derinliğine vurgu yapan Yılmaz, Türkiye-İtalya iş birliğinin klasik ticari ilişkilerin ötesine geçtiğini belirtti: “Yeşil dönüşüm, dijitalleşme, akıllı üretim teknolojileri ve sürdürülebilir sanayi alanlarında gelişen ortak kapasitemiz; enerji, güvenlik ve ekonomik akış başlıklarında uzun vadeli stratejik entegrasyona işaret ediyor.” Yılmaz, Akdeniz’deki ortak güvenlik ve ticaret hassasiyetlerinin hem bölgesel hem de küresel sonuçları olduğunu, iki ülkenin bu alanlarda güçlü ve paralel bir duruş sergilediğini kaydetti.
Ticaret hacmi tarihi zirvede: Yeni hedef 40 milyar dolar
Yılmaz, Türkiye ile İtalya arasındaki ekonomik ilişkilerin ulaştığı seviyeye dair çarpıcı veriler paylaştı: 2024 yılında ikili ticaret hacmi 32,2 milyar dolar ile tüm zamanların rekorunu kırdı. Orta vadeli yeni hedef ise 40 milyar dolar olarak belirlendi; Yılmaz hedefin daha da yukarı taşınabileceğini söyledi: “Liderlerimizin belirlediği hedef iddialı; ama biz 50 milyar doları görmeyi de mümkün görüyoruz.” Türkiye’de faaliyet gösteren 1.600’den fazla İtalyan sermayeli şirket bulunduğunu hatırlatan Yılmaz, iki ülke arasındaki doğrudan yatırımların da güçlü bir çerçeveye sahip olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye’nin makroekonomik görünümündeki iyileşmeye dikkat çekerek şunları söyledi: 2025 sonunda ekonomik büyüklüğün 1,5 trilyon dolar seviyesine ulaşması bekleniyor. IMF projeksiyonlarına göre Türkiye dünyanın 16. büyük ekonomisi olacak. Satın alma gücü paritesine göre Türkiye’nin 12. sıradan 11. sıraya yükseleceği, bu süreçte dost ülke İtalya’nın da geçileceği öngörülüyor. Dünya Bankası sınıflandırmasına göre Türkiye 2025 itibarıyla ilk kez yüksek gelirli ülkeler kategorisine girmeye hazırlanıyor. Yılmaz, “23 yılda alt orta gelir grubundan üst orta gelire yükseldik; 2026 ise yüksek gelirli ülke eşiğini aşacağımız yıl olacak” ifadelerini kullandı.
İtalya Türkiye’nin Avrupa’daki en önemli ticaret ortaklarından biri
İtalya’nın Türkiye için stratejik önemde bir ekonomik partner olduğunu belirten Yılmaz: “İtalya, küresel ölçekte beşinci büyük ticaret ortağımız; Akdeniz bölgesinde ise birinci sırada. Türk şirketleri İtalya pazarında giderek daha dinamik bir rol üstleniyor.” Önümüzdeki dönemde özellikle yenilenebilir enerji, batarya teknolojileri, hidrojen çözümleri, savunma sanayi ve akıllı hareketlilik alanlarında iki ülke arasındaki iş birliğinin daha da derinleşmesi bekleniyor.
Sanat, kültür ve eğitimde iş birliği vurgusu
Törenin kültürel yönüne de dikkat çeken Yılmaz, iki ülkenin yüzyıllara dayanan etkileşiminin bugün daha üretken bir zeminde buluştuğunu söyledi. Büyükelçi Marrapodi’ye Türkiye-İtalya ilişkilerine katkıları nedeniyle teşekkür eden Yılmaz, tören kapsamında ödül alan Türk ve İtalyan şirketlerinin iki ülke ekonomik ilişkilerini “yalnızca rakamsal değil, niteliksel olarak da dönüştürdüğünü” ifade etti. Törendeki konuşmalar Türkiye ile İtalya arasındaki ilişkilerin sadece ekonomik değil, kültürel ve stratejik alanlarda da güçlendiğini ortaya koydu. Türkiye’nin 2025 için öngördüğü 1,5 trilyon dolarlık ekonomik büyüklük hedefi, hem uluslararası yatırımcılar hem de ikili ortaklıklar açısından dikkat çekici bir perspektif sunuyor.
