Turizm sektöründe hafta tatili düzenlemesiyle ilgili kamuoyunda oluşan “hak gaspı” algısına karşı açıklama yapan Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, yeni düzenlemenin çalışanların haklarını korurken sektöre esneklik kazandırdığını belirtti. İşler, “Bu bir hak kaybı değil, dönemsel yoğunlukları yönetmeye yönelik yasal bir çerçevedir” dedi.
ÇALIŞANIN HAKKI KORUNUYOR, HİZMET AKSAMASININ ÖNÜNE GEÇİLİYOR
İş Kanunu’nda yapılan değişikliğin turizm sektörünün dinamiklerine uygun olduğunu vurgulayan Mehmet İşler, mevcut yasal çerçevenin çalışanın haftalık tatil hakkını korumaya devam ettiğini söyledi. “Hafta tatili kaybolmuyor, yalnızca çalışanın yazılı onayıyla farklı bir güne ötelenebiliyor. Bu esneklik, çalışanı mağdur etmiyor; aksine daha uzun ve planlı dinlenme hakkı sunuyor,” dedi.
KAMUOYUNDAKİ "10+1" İDDİASI GERÇEĞİ YANSITMIYOR
İşler, bazı medya mecralarında yer alan “turizm çalışanı 10 gün çalışacak, 1 gün izin yapacak” iddiasının çarpıtılmış bir yorum olduğunu belirtti. Yeni düzenlemeye göre; işçi hafta tatilini, hak kazandığı günü takip eden dört gün içinde kullanabilecek. İsteyen çalışan bu tatilini bir sonraki hafta ile birleştirerek iki günlük bir dinlenme de elde edebilecek. İşverenin bu kararı tek taraflı alamayacağı ve çalışanın onayı gerektiği vurgulandı.
FAZLA MESAİ HAKKI DEVAM EDİYOR
Yeni modelde, çalışanın hafta tatilini ertelemesi durumunda, yalnızca bu gün normal mesai olarak ücretlendiriliyor. Ancak günlük 8 saatin üzerindeki çalışmalar yine fazla mesai kapsamında değerlendiriliyor. İşler, “Çalışan asla ücretsiz çalışmaya zorlanamaz, mevcut kanunlar bu hakkı güvence altına alıyor” ifadelerini kullandı.
ESNEKLİK, HEM SEKTÖRÜN HEM ÇALIŞANIN YARARINA
Turizm sektöründe özellikle yaz aylarında yaşanan yüksek yoğunluk, personel planlamasında esnekliği zorunlu kılıyor. İşler, yeni düzenlemenin turizm işletmelerine kesintisiz hizmet sunma ve müşteri memnuniyetini koruma imkânı tanıdığını, bu sayede iş gücü kaybı yaşanmadan hizmetin sürdürülebileceğini kaydetti.
YANLIŞ BİLGİLENDİRMELERİN ZARARI BÜYÜK
Turizm sektörünün Türkiye ekonomisine olan katkısına ve istihdam potansiyeline dikkat çeken Mehmet İşler, kamuoyuna yanlış bilgi verilmesinin çalışan motivasyonunu olumsuz etkilediğini belirtti. “Düzenleme, çalışanların sosyal hayatına uygun bir tatil planlamasına imkan verirken, işletmelere de kriz dönemlerinde nefes alma şansı tanıyor. Bu tür modelleri anlayarak uygulamak yerine, yanlış aktarımlar yapmak sektörümüze de zarar verir,” dedi.
GÖNÜLLÜLÜK VE YAZILI ONAY ESASTIR
İşler açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Bu düzenleme bir mecburiyet değil, bir tercihtir. Yalnızca çalışanın yazılı rızası ile uygulanabilir. Tatil hakkı kaybolmaz, sadece kullanma zamanı esnekleşir. Bu gönüllülük esaslı, çift taraflı mutabakatla yürütülen bir modeldir.”
