İstanbul ticari gayrimenkul sektörü 2025’in ilk yarısında dikkat çekici bir dönüşüm sürecine girerken, yüksek faiz oranları, kredi erişim zorlukları ve sınırlı yeni yatırım ortamı sektör dinamiklerini yeniden şekillendiriyor. CBRE Türkiye Direktörü Can Kadir Yalnızcan, mevcut tabloyu değerlendirirken, sektörün “alıcı yılı”na girdiğini ve sürdürülebilirlik ile dijitalleşme yatırımı yapmayan yapıların giderek daha fazla risk altında olduğunu vurguladı.
İstanbul’daki toplam 8.1 milyon metrekarelik ofis stokunun büyük bölümü Avrupa Yakası’nda yoğunlaşırken, yeni projelerin yavaşlaması, kiralama pazarında daralmaya neden oluyor. Yalnızcan, yılın geri kalanında kira yenilemelerinin ağırlık kazanacağını belirtti. Aynı zamanda yüksek faiz nedeniyle birçok firmanın ticari mülklerini satışa çıkardığını ve iskontolu işlemlerin artacağını öngördü.
Yalnızcan ayrıca, Türkiye genelinde 650’yi aşan yeşil bina sayısının kısa sürede 1200’e yaklaşacağını kaydederken, ofis tercihlerinde yeşil sertifikaların vazgeçilmez hale geldiğini ifade etti. Ancak bu dönüşümün, özellikle konut projelerinde maliyet baskısı nedeniyle kentsel dönüşüm sürecine yeterince yansımadığına dikkat çekti.
Enerji verimliliği yatırımlarının üretim tesislerinde yüzde 12’ye kadar tasarruf sağladığını belirten Yalnızcan, ticari yapılar için her yüzde 1’lik verimlilik artışının ekonomik karşılığının büyük olduğunu ifade etti. Öte yandan, dijital altyapıya yatırım yapmayan yapıların önümüzdeki 5-10 yılda piyasada dezavantajlı konuma düşeceğini söyleyerek, rekabet için dijitalleşmenin zorunlu hale geldiğini vurguladı.
Tesis yönetiminde ise entegre ve dış kaynaklı hizmetlerin öne çıktığını belirten Yalnızcan, firmaların kendi işlerine odaklanarak uzman yönetim firmalarıyla çalışmayı tercih ettiğini ifade etti. 2025 itibarıyla, yeşil, dijital ve verimli olmayan yapıların yatırımcılar açısından daha riskli hale geleceğini söyleyen Yalnızcan, sektörün bu dönüşüme hızla adapte olması gerektiğinin altını çizdi.
