Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TÜİK’in temmuz ayı enflasyon verilerinin açıklanmasının ardından yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin Orta Vadeli Program (OVP) çerçevesindeki enflasyonla mücadele stratejisinin olumlu sonuçlar verdiğini vurguladı. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, yıl sonunda enflasyonu yüzde 20’li seviyelere düşürmeyi hedeflediklerini belirten Yılmaz, ekonomik programın istikrarla uygulandığını ve bu sürecin kalıcı refahı da beraberinde getireceğini ifade etti.
“14 Ayda 42 Puanlık Düşüş”
Yılmaz, yıllık enflasyonun temmuz itibarıyla yüzde 33,52’ye gerilediğini, bu rakamın geçtiğimiz yıl mayıs ayında zirve yapan enflasyondan yaklaşık 42 puanlık düşüş anlamına geldiğini belirtti. “Bu görünüm, Orta Vadeli Program'ın başarısını ve uygulanan politikaların ekonomideki dengeyi yeniden tesis ettiğini gösteriyor” diyen Yılmaz, aylık enflasyonda görülen yüzde 2,6’lık artışın ise yönetilen fiyatlar ve vergi ayarlamalarından kaynaklanan geçici etkilerden oluştuğunu ifade etti.
Fiyat İstikrarı Öncelikli Gündem
Yılmaz, ekonomik politikaların temelinde fiyat istikrarının yer aldığını ve bu yolda dört ana başlık altında ilerlediklerini vurguladı:
- Güçlü koordinasyon,
- Yapısal dönüşüm,
- Kararlı uygulama,
- Ekonomide öngörülebilirlik.
Bu dört başlığın birleşimiyle hem enflasyonun kontrol altına alındığını hem de uzun vadeli refah artışının zemininin hazırlandığını belirten Yılmaz, "Amacımız sadece enflasyonu düşürmek değil, aynı zamanda halkımızın alım gücünü kalıcı biçimde artırmak" dedi.
İhracat, Yatırım, İstihdam Odağında Büyüme
Cevdet Yılmaz, Türkiye ekonomisinin dengeli büyümesini sürdürürken istihdam, ihracat ve verimliliği artıran yatırımlara öncelik verdiklerini de sözlerine ekledi.
“Katma değeri yüksek üretim, ihracat odaklı büyüme ve istihdamda süreklilik; fiyat istikrarıyla birlikte refahın tabana yayılmasını sağlayacak temel unsurlarımız" dedi.
Yıl Sonu Hedefi: yüzde 20’li Enflasyon Seviyeleri
Yılmaz’ın verdiği mesajlar, yıl sonunda enflasyonun yüzde 20’li seviyelere çekilmesi yönündeki kararlılığı net şekilde ortaya koyarken, bu sürecin sadece bir makroekonomik hedef değil, aynı zamanda sosyal refahı güçlendirme planının parçası olduğunu gösteriyor. Özellikle kur ve mali disiplinin sağlandığı bir dönemde, fiyat istikrarı odağında atılan bu adımlar, Orta Vadeli Program’ın başarısının en güçlü göstergeleri arasında yer alıyor.
