TÜRK-İŞ verileri alarm veriyor: Açlık sınırı 26 bin 413 liraya yükseldi, asgari ücreti 4 bin 300 lira aştı. Türkiye’de milyonlarca çalışanın geçim mücadelesi giderek zorlaşırken, vatandaşın enflasyon beklentisi ile piyasa tahminleri arasındaki uçurum da büyüyor. Temmuz 2025'e ilişkin açıklanan "Açlık ve Yoksulluk Sınırı" raporuna göre, Ankara’da dört kişilik bir ailenin sadece gıda harcamasını içeren açlık sınırı 26 bin 413 liraya, tüm temel harcamaları kapsayan yoksulluk sınırı ise 86 bin 36 liraya ulaştı. Asgari ücretin 22 bin 100 TL olduğu Türkiye’de, bu rakamlar çalışan kesimin temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamadığını ortaya koyuyor.
Vatandaşın enflasyon algısı resmî tahminin iki katı
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın “Sektörel Enflasyon Beklentileri” raporunda piyasa katılımcılarının yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 23,4 iken, vatandaşın beklentisi yüzde 54,5'e kadar çıktı. Reel sektör temsilcileri ise bu oranı yüzde 39 olarak hesapladı. Bu uçurum, hanehalkının yaşadığı ekonomik baskıyı daha da görünür kılıyor. TÜRK-İŞ tarafından yapılan açıklamada, “Yılın ilk yedi ayında mutfak harcamaları yüzde 25,28 oranında arttı. Ailelerin zorunlu temel harcamalarını karşılaması her geçen gün daha da zorlaşıyor” ifadeleriyle gıda fiyatlarındaki artışın çalışanları nefessiz bıraktığı vurgulandı.
Bekar çalışanlar da açlık sınırında
Bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyeti 33 bin 982 liraya ulaştı. Bu rakam, tek başına yaşayan bir çalışanın dahi geçimini sağlamakta zorlandığını ve asgari ücretin mevcut haliyle yetersiz kaldığını ortaya koydu. Ekonomik sıkışıklığın diğer yüzü ise işsizlikte görülüyor. TÜİK’in Haziran 2025 verilerine göre mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 8,6’ya çıktı. Bir önceki aya göre işsiz sayısı 52 bin kişi artarak 3 milyon 47 bine ulaştı. Kadın işsizliği yüzde 11,4 seviyelerine çıkarak dikkat çeken bir yükseliş gösterdi. Ekonomistler ve sendikalar, temel yaşam ihtiyaçlarını karşılamayan mevcut ücret politikalarının sosyal riskleri artırdığını ve yoksulluğu kalıcı hale getirdiğini belirtiyor. TÜRK-İŞ'in çağrısı net: “Ücretler, geçim koşulları esas alınarak, gerçekçi ve sürdürülebilir düzeylerde belirlenmeli.”
