Yeşil Hidrojen Üreticileri Derneği (H2DER) Başkan Yardımcısı Murat Aşçı, Türkiye’nin gerekli adımları atmadığı takdirde geleceğin enerji kaynağı olarak görülen hidrojen üretiminde dışa bağımlı hale gelebileceği uyarısında bulundu. Aşçı, sanayi bölgeleri arasına kurulacak 500 kilometrelik hidrojen boru hattının, yerli üretimi hızlandıracağını ve yeşil enerji dönüşümünde stratejik bir altyapı oluşturacağını belirtti. Ankara’da bir grup gazeteciyle bir araya gelen Aşçı, Türkiye’nin enerji dönüşüm sürecinde sanayi ve ulaşım sektörlerinde hidrojen kullanımını hızla yaygınlaştırması gerektiğini vurguladı. Aşçı, “Eğer bu alanı geciktirirsek, bugün fosil yakıtlarda yaşadığımız dışa bağımlılık, yarın hidrojen gibi yeni enerji kaynaklarında karşımıza çıkacak” dedi.
“İlk Adım Büyük Sanayi Tüketicileriyle Atılmalı”
H2DER’in önerisine göre, İzmir ve Kocaeli arasında kurulacak 500 kilometrelik boru hattı, rafineri, gübre, petrokimya ve cam sanayii gibi yoğun hidrojen kullanan tesisleri birbirine bağlayacak. Bu altyapı sayesinde yıllık 600 kilotonluk hidrojen doğrudan sanayiye ulaştırılabilecek. Aşçı, “Türkiye’de 10 büyük sanayi kuruluşunu dönüştürmek, 80 milyon vatandaşı aynı anda harekete geçirmekten daha uygulanabilir bir strateji. Büyük endüstrilerle başlamak, üretim-tüketim ekosisteminin oluşmasını sağlar” diye konuştu. Derneğin teknik hesaplamalarına göre, söz konusu boru hattının yatırım maliyeti yaklaşık 500 milyon dolar olacak. Proje, yerli üreticilerin pazara erişimini kolaylaştırarak hidrojen kullanımını hızlandırabilir.
“Enerji Dönüşümü İçin 1,5 Trilyon Dolar Gerekli”
Aşçı, Türkiye’nin enerji dönüşümü sürecinde 1,5 trilyon dolarlık yatırım ihtiyacı bulunduğunu, ancak bunun yıllık enerji ithalatına kıyasla yönetilebilir bir tutar olduğunu ifade etti. “Her yıl 50 milyar dolar enerji ithal eden bir ülkenin, bu dönüşüme kaynak ayırması kaçınılmaz. Bu maliyet, uzun vadede dışa bağımlılığı azaltacak stratejik bir yatırım” değerlendirmesinde bulundu. Hidrojen üretiminin desteklenmesiyle birlikte endüstriyel tüketim, kara ve deniz taşımacılığı gibi alanlarda kullanımın hızla artacağını belirten Aşçı, “Gemilerde ve TIR’larda hidrojenli motorlar kullanılmaya başlandı. Türkiye bu dönüşümde geri kalmamalı. Üretimi desteklersek, tüketim kendiliğinden artacaktır” dedi. Aşçı ayrıca, kendi şirketlerinin de makine yatırımlarına başladığını, üretim altyapısını genişleterek hem yerli teknolojiyi güçlendirmeyi hem de yeşil enerji vizyonuna katkı sunmayı hedeflediklerini açıkladı.