Asgari Ücretin İşverene Maliyeti 30 Bin Lirayı Geçti
2025 yılı itibarıyla uygulanacak yeni asgari ücret, çalışanlar kadar işverenleri de yakından ilgilendiriyor. İşte detaylar...
Yeni asgari ücret, hem çalışanları hem de işverenleri etkileyen önemli değişikliklere sahne oldu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda dördüncü kez toplanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun sonunda, asgari ücretin net olarak 22 bin 104 TL, brüt olarak ise 26 bin 5 TL 50 kuruş olarak belirlenmesine karar verildi. Ancak, bu rakamın işverene maliyeti çok daha yüksek bir meblağa ulaşıyor: 30 bin 556 TL.
Yeni Asgari Ücretin Detayları
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, yeni asgari ücretin detaylarını açıkladı. Buna göre, brüt asgari ücretin 26 bin 5 TL 50 kuruş olduğu belirtilirken, bu tutarın 22 bin 104 TL 67 kuruşu net olarak işçiye ödenecek. Kalan 3 bin 640 TL 77 kuruş, SGK primi ve 260 TL 6 kuruş ise işsizlik sigortası primi olarak ayrılacak.
İşverene maliyetin artması ise, asgari ücretteki brüt rakamın sadece çalışan ödemesiyle sınırlı kalmayıp, ek ödeme kalemleriyle de bağlantılı olduğunun bir göstergesi. İşveren, brüt asgari ücreti ödemekle kalmıyor, aynı zamanda 4 bin 30 TL 85 kuruşluk SGK işveren payı ile 520 TL 11 kuruşluk işsizlik sigortası primi de eklemek durumunda. Bu nedenle, yeni asgari ücretin işverene toplam maliyeti 30 bin 556 TL 46 kuruş olarak hesaplanıyor.
İşverenlere Destek Artışı
Bakan Işıkhan, açıklamalarında, işverenlere yönelik önemli bir destek düzenlemesinin de hayata geçirildiğini belirtti. Yeni düzenlemeyle birlikte, asgari ücretli çalışan başına devletin işverenlere sağladığı asgari ücret desteği 700 TL’den 1.000 TL’ye çıkarıldı. Bu değişiklik, işverenler için mali yükü bir nebze hafifletmeyi amaçlıyor.
1 Ocak 2025'te Diğer Düzenlemeler de Başlıyor
Yeni asgari ücretle birlikte, yalnızca işverenlerin değil, çalışanların da birçok alanda değişiklikler bekliyor. 1 Ocak 2025’ten itibaren, işsizlik ödeneği, Genel Sağlık Sigortası (GSS) primi, kıdem tazminatı ve staj ücretleri gibi çeşitli alanlarda yeni düzenlemeler hayata geçirilecek. Bu değişiklikler, toplumsal anlamda geniş bir etki yaratacak.
Sonuç olarak, 2025 yılı itibarıyla hem işverenler hem de çalışanlar için önemli değişimlere sahne olacak bu düzenlemeler, ekonomik dengeyi ve sosyal güvenlik sistemini etkilemeye devam edecek.