Yeni güne döviz cephesinde sakin ama temkinli bir başlangıç yapıldı. Haftanın son işlem gününde yatırımcıların gözü hem küresel piyasalardaki faiz beklentilerinde hem de yurt içi ekonomik verilerde. Dolar/TL kuru sabah saatlerinde 41,70 TL civarında seyrederken, Euro/TL 48,90 TL seviyelerinde dengede kaldı. Bankalar arası piyasada kur hareketleri düşük hacimli işlemlerle sınırlı ilerliyor. Serbest piyasada ise sabah saatlerinden itibaren kurda yön arayışı dikkat çekiyor.
Dolar: Yatay Seyir, Temkinli Bekleyiş
Dolar, son günlerde global piyasalarda güç kazanma eğilimini sürdürse de içeride TL’nin sıkı para politikası desteğiyle bu etki kısmen törpüleniyor. 41,60 – 41,80 bandı kısa vadede teknik bir direnç alanı olarak öne çıkıyor. Uzmanlara göre, enflasyon beklentileri ve ABD Merkez Bankası’ndan (Fed) gelecek yeni sinyaller doların yönü üzerinde belirleyici olmaya devam edecek. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) sıkı duruşunu koruması, kurun hızlı yükselişinin önüne geçerken TL’de kontrollü bir istikrar algısı oluşturuyor.
Euro: Pariteden Gelen Rüzgarlarla Denge Arayışı
Euro cephesinde tablo biraz daha karışık. Avrupa Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine dair belirsizlik, Euro’nun küresel bazda dalgalı bir seyir izlemesine yol açıyor. Euro/TL kuru da bu dalgaların etkisiyle 48,80 – 49,00 bandında salınıyor. Avrupa ekonomisinden gelen zayıf büyüme verileri, Euro’nun küresel arenada zemin kaybetmesine neden olurken, TL karşısında da yatay bir görünüm yaratıyor.
Jeopolitik risklerin tırmandığı bir dönemde, yatırımcılar güvenli liman olarak dolara yöneliyor. Ancak içerideki makroekonomik denge ve Merkez Bankası politikası bu yönelimin etkisini sınırlıyor. Enerji fiyatlarındaki oynaklık, ithalat maliyetleri ve cari denge üzerindeki baskı ise TL’nin orta vadeli görünümünde belirleyici unsurlar arasında yer alıyor.
