2024 yılında petrol piyasası, jeopolitik gerilimler ve ekonomik belirsizliklerin etkisiyle yatırımcıların yükseliş beklentilerini karşılayamadı.
Petrol piyasası, 2024 yılı boyunca yatırımcıların yüksek fiyat beklentilerini boşa çıkararak hayal kırıklığına yol açtı. Yıl başında yükselen fiyatlar, jeopolitik gerilimlerin etkisiyle dalgalandı ancak yıl sonunda düşüş eğilimi gösterdi. Küresel arz-talep dengesi, Çin'in zayıf talebi ve ABD'nin politikaları, petrol fiyatlarının seyrini belirleyen başlıca faktörler oldu.
Jeopolitik Gerilimler ve İlk Çeyrek Zirvesi
2024'ün ilk aylarında, Orta Doğu'daki çatışmaların yayılma ihtimali, küresel petrol arzına ilişkin endişeleri artırdı. Bu durum, Brent petrolün varil fiyatını 4 Nisan'da 90,66 dolara kadar yükselterek Ekim 2023'ten bu yana en yüksek seviyesine taşıdı. Ancak ateşkes çabaları ve piyasa oyuncularının bu gelişmelere uyum sağlaması, fiyatların yıl içinde düşüşe geçmesine neden oldu.
10 Eylül'de yılın en düşük seviyesini gören Brent petrol, günü 69,52 dolardan kapattı ve Aralık 2021'den bu yana ilk kez varil başına 70 doların altına indi. Yılın sonunda ise Brent petrol, 74,69 dolarlık bir kapanış fiyatı ile yılı yüzde 3,6'lık bir değer kaybıyla tamamladı.
Batı Teksas türü (WTI) ham petrol ise yılı yüzde 0,3'lük sınırlı bir artışla 71,55 dolardan kapattı.
Çin'in Düşük Talebi Fiyatları Baskıladı
Dünyanın en büyük petrol ithalatçılarından biri olan Çin, 2024 yılında ekonomik yavaşlamanın etkisiyle petrol fiyatlarını baskılayan bir faktör haline geldi. Sanayi üretimindeki durgunluk, artan işsizlik oranları ve düşen konut fiyatları, Çin'den gelen talebin zayıfladığına işaret etti. Bu durum, küresel arz fazlası endişelerini besleyerek fiyatların aşağı yönlü hareketine katkıda bulundu.
Çin'de rafinerilerin 2024 Temmuz ayında benzin ve dizel üretimini bir önceki yıla göre azaltması, ürünlere olan talebin arttığı bir dönemde fiyatların düşmesine neden oldu. Üçüncü ve dördüncü çeyreklerde Çin ekonomisini canlandırmaya yönelik alınan tedbirler, talepte iyileşme beklentisi yaratsa da bu çabalar piyasa dinamiklerini değiştirecek ölçüde etkili olmadı.
ABD Seçimleri ve Petrol Piyasalarına Etkisi
ABD başkanlık seçimleri de 2024'te petrol piyasalarını etkileyen önemli bir unsur olarak öne çıktı. Donald Trump'ın fosil yakıt üretimini artırma yönündeki politikaları, piyasada petrol talebinin artacağı beklentilerini güçlendirdi. Ancak bu değişimlerin zaman alacağına dair uzman görüşleri, keskin fiyat artışlarını engelledi.
Öte yandan, Trump'ın ticaret politikaları kapsamında Meksika, Kanada ve Çin'den ithal edilen ürünlere getireceği ek gümrük vergileri, ABD'de maliyetlerin artabileceği ve petrol talebinin azalabileceği endişelerini pekiştirdi.
OPEC+ Kararları ve Üretim Revizeleri
OPEC ve OPEC dışı ülkelerden oluşan OPEC+ grubu, üretim kesintilerini 2026 sonuna kadar uzatma kararı alarak yıl boyunca fiyatları desteklemeye çalıştı. Buna rağmen, Birleşik Arap Emirlikleri'nin 2025 ve 2026 yıllarında üretimini kademeli olarak artırma planı, piyasadaki arz endişelerini hafifletip fiyatların dengelenmesine yol açtı.
Grup, günlük 2 milyon varil üretim kesintisini 31 Aralık 2026'ya kadar sürdürmeyi kararlaştırdı. 38. OPEC ve OPEC Dışı Bakanlar Toplantısı’nda alınan kararlar, grubun üretim miktarını 2025 ve 2026 yıllarında günlük 39 milyon 725 bin varil seviyesinde tutmayı hedefledi.
2024’ün Ardından: Belirsizlikler Sürüyor
Petrol piyasası, 2024'te yatırımcılar için dalgalı bir seyir izlerken jeopolitik ve ekonomik gelişmelerin etkisi altında kaldı. Küresel arz-talep dengesi, enerji politikaları ve büyük ekonomilerdeki talep projeksiyonları, 2025 yılı için petrol piyasalarının geleceğine dair belirsizlikleri artırıyor.
Yatırımcılar, piyasadaki volatiliteyi göz önünde bulundurarak stratejilerini yeniden değerlendirmek zorunda kalabilir. 2025’in, enerji sektöründe yeni dengelerin kurulacağı bir yıl olması bekleniyor.