Madencilik Sektörü 2025'te Rekor Peşinde: 10 Milyar Dolarlık İhracat Hedefi
Madencilik sektörü, ihracatta büyümeye devam ederek Türkiye ekonomisine katkı sağlamayı sürdürüyor.
Türkiye Madenciler Derneği (TMD) Başkanı Mehmet Yılmaz, madencilik sektörünün ihracatta büyümeyi sürdürdüğünü belirterek, 2025 yılı için hedeflenen 10 milyar dolarlık ihracat hedefi doğrultusunda çalışmaların yoğunlaştığını söyledi.
2023'te 6 Milyar Dolar Eşiği Aşılıyor
Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, 4 Aralık Dünya Madenciler Günü kapsamında yaptığı değerlendirmede, sektördeki ihracatın yıl sonunda 6 milyar doları aşacağını kaydetti. 2024 hedeflerinin 6-6,5 milyar dolarlık ihracatla yılı tamamlamak olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Madencilik sektörü Türkiye'nin dış ticaret açığını azaltmada kilit bir rol üstleniyor. 2025 yılı için 10 milyar dolarlık ihracat hedefimize ulaşma konusunda kararlıyız." dedi.
Yılmaz, madencilik sektörünün petrol ve doğal gazla birlikte Türkiye'nin yaklaşık 100 milyar dolarlık dış ticaret açığına büyük bir katkı sunduğunu belirtti. Sektördeki maden kaynaklı açığın ise 60 milyar dolar civarında olduğunu ifade eden Yılmaz, bu açığı kapatmanın ancak üretimin artırılmasıyla mümkün olabileceğine dikkat çekti.
Altın İthalatında Kota ve Yerli Üretimin Önemi
Altın ithalatına getirilen kotanın iç piyasada fiyatların yükselmesine neden olduğunu ifade eden Yılmaz, "Kotalar ekonominin bir gereği olabilir, ancak kalıcı çözüm üretimi artırmaktır. Eğer kurşun, bakır, çinko, demir, kömür, mermer, doğal taş ve altın gibi madenlerin üretimini artırabilirsek, ekonomimize Türk lirası ile değer kazandırabiliriz ve kotalara gerek kalmaz." değerlendirmesini yaptı.
Doğal Taş Rezervlerinde Büyük Potansiyel
Türkiye’nin doğal taş rezervlerinin dünya çapında zengin olduğunu vurgulayan Yılmaz, mevzuatta beklenen iyileştirmelerle ihracatın önünün açılacağını söyledi. Özellikle orman ve mera düzenlemelerindeki iyileştirmelerle 2025 hedeflerine ulaşılabileceğini belirtti. "Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın strateji belgesine göre, bu düzenlemelerle birlikte çok rahat bir şekilde 10 milyar dolarlık hedefi tutturabiliriz." diye konuştu.
Kömürün Kalitesini Artırarak Ekonomiye Katkı
Yılmaz, Ukrayna-Rusya savaşının ardından Avrupa’nın enerji krizine çözüm arayışında kömüre yöneldiğini hatırlatarak, Türkiye'nin yaklaşık 22 milyar ton kömür kaynağı bulunduğunu belirtti. "Kömürün kalitesini artırarak, kükürt ve kül oranını düşürüp daha verimli hale getirebiliriz. Teknolojik iyileştirmelerle kömürden gaz elde edebilir, enerjide kömür kullanımını sürdürülebilir bir yapıya kavuşturabiliriz." dedi.
Enerji kaynaklarının çevreyle uyumlu bir şekilde kullanılması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, "Kaynaklarımız yer altında yatıyor, kimseye faydası yok. İnsanı ve çevreyi önceleyerek mevcut tesislerimizin kapasitesini artırmalı ve kömürü enerjide olmazsa olmaz bir bileşen olarak değerlendirmeliyiz." ifadelerini kullandı.
Yeşil Dönüşüm ve Madencilik Birlikte Ele Alınmalı
Yılmaz, temiz enerji teknolojilerinin üretiminde kullanılan nadir toprak elementlerinin önemine dikkat çekti. "Yeşil dönüşümle madenciliği entegre etmek zorundayız. Aksi takdirde bu dönüşüm sadece bir söylem olarak kalır. Madencilik, yeşil dönüşümün vazgeçilmez bir parçasıdır." diye konuştu.
Dünya genelinde madencilik faaliyetlerinin yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygınlaşmasıyla 6 ila 9 kat artacağını ifade eden Yılmaz, Türkiye’nin bu dönüşümde yerini sağlamlaştırması gerektiğini vurguladı.
Sürdürülebilir Madencilik Örnekleri Çoğaltılacak
Yılmaz, sürdürülebilir madenciliğin TMD’nin temel hedeflerinden biri olduğunu belirterek, bu alanda iyi örneklerin artırılması için çalışmalar yapıldığını söyledi. 6 Aralık’ta gerçekleştirilecek Milli Madencilik Zirvesi’24 kapsamında, başarılı sürdürülebilir madencilik uygulamalarının öne çıkarılacağını ifade etti.
Yılmaz, TMD ve DEİK’in gelecek yıl uluslararası arenada Türk madenciliğini tanıtmayı hedefleyen yoğun bir program planladığını belirterek, “Dünyadaki büyük madencilik ve enerji etkinliklerinde ülkemizin imkanlarını tanıtacağız. Böylece sektörü büyütmek ve uluslararası alandaki ayak izimizi genişletmek için çalışıyoruz." dedi.
Geleceğe Katkı: İnsan, Çevre ve Katma Değer
Yılmaz, madencilik sektöründe sürdürülebilirlik ilkelerinin önemine dikkat çekerek, "Önceliğimiz insan, ardından çevre ve son olarak da katma değer yaratmaktır. Bu yaklaşımla sektörü daha da ileri taşımak için çalışmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
