Türkiye’de süt ve süt ürünleri üretiminde Ağustos 2025’te dengeli ancak yönü farklı bir tablo oluştu. TÜİK verilerine göre, ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı geçen yılın aynı ayına göre %0,5 azalarak 933 bin 234 ton olarak gerçekleşti. Ancak bu düşüşe rağmen, içme sütü, yoğurt ve ayran üretiminde belirgin artışlar yaşandı. Bir önceki ay 946 bin ton seviyesinde olan toplanan süt miktarı, Ağustos’ta %1,4 oranında azalarak 933 bin tona indi. Yılın ilk sekiz ayında ise tablo nispeten daha dengeli: Ocak–Ağustos döneminde toplanan süt miktarı %0,6 artışla 7 milyon 649 bin tona ulaştı. Buna karşın süt ürünlerinde yön yukarı:
- İçme sütü üretimi %6 arttı
- Yoğurt üretimi %7 yükseldi
- Ayran ve kefir üretimi %9,8 artışla dikkat çekti
- Tereyağı ve sadeyağ üretimi %6,8 büyüdü
Tek istisna, inek peyniri üretiminde %0,7’lik bir düşüş yaşanması oldu.

Peynir Gerilerken, Sofralar Daha Fazla Yoğurt ve Ayranla Doldu
Veriler, süt üretiminde ürün kompozisyonunun değiştiğini ortaya koyuyor. Tüketici tercihlerindeki kayma, özellikle fermente süt ürünleri (ayran, kefir, yoğurt) talebini artırırken, peynir üretimi hafif geriledi. Ayrıca yaz aylarında artan içme sütü ve fermente ürün tüketimi, toplam talebin yönünü belirledi. Uzmanlara göre bu eğilim, şehirleşme, artan dış mekan tüketimi ve sağlıklı beslenme trendleriyle doğrudan ilişkili.

Yılın Genelinde Artış Eğilimi Korunuyor
2025’in Ocak–Ağustos döneminde üretim artışları şöyle gerçekleşti:
- İçme sütü: +%8,1
- Yoğurt: +%4,3
- Ayran ve kefir: +%8,3
- Tereyağı ve sadeyağ: +%10,1
- İnek peyniri: +%1,7
Süt işleme kapasitesinin yılın ikinci yarısında artması, ihracat pazarlarında toparlanmanın sürmesi ve yaz sezonunun güçlü talebi, üretimdeki pozitif seyrin sürmesine katkı sağladı.

Sektör Temkinli: “Artış Var Ama Kârlılık Baskı Altında”
Süt üreticileri, rakamlardaki artışa rağmen girdi maliyetleri ve düşük çiğ süt fiyatları nedeniyle temkinli. Sektör temsilcileri, özellikle yem ve enerji fiyatlarındaki yükselişin kârlılığı sınırladığını, bunun da üretim sürdürülebilirliği açısından risk oluşturduğunu belirtiyor. Ayrıca, iç piyasada talep canlı olsa da, ihracat pazarlarında fiyat rekabetinin üreticiyi zorladığı ifade ediliyor. Ağustos verileri, Türkiye süt sektöründe üretimin yavaş ama istikrarlı bir artış trendinde ilerlediğini gösteriyor. Ancak ürün bazlı farklılaşma ve maliyet baskısı, kâr marjlarını daraltıyor. Uzmanlar, yıl sonuna kadar süt ürünlerinde mütevazı artışların süreceğini, ancak çiftçilerin desteklenmemesi durumunda arz istikrarının riske girebileceğini vurguluyor.