Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk toplantısını yapmasıyla birlikte, 2026 yılında uygulanacak asgari ücretin seviyesi ve alım gücü yeniden tartışma konusu oldu. Tartışmaların merkezinde ise asgari ücretin, “yeterli yaşam koşullarını sağlayacak bir ücret” olup olmadığı sorusu yer alıyor. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) asgari ücreti, çalışanın kendisi ve ailesi için insana yakışır bir yaşam standardı sağlayacak gelir olarak tanımlarken, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi de benzer bir yaklaşımı esas alıyor. Türkiye’de ise yüksek enflasyon ortamında bu tanımın karşılanıp karşılanmadığı, özellikle açlık ve yoksulluk sınırı verileri üzerinden değerlendiriliyor.
20 Yılda Asgari Ücret ve Açlık Sınırı
2005 yılında 488,70 TL olan asgari ücret, 2025 itibarıyla 22 bin 104 TL’ye yükselerek yaklaşık %4.423 oranında artış gösterdi. Aynı dönemde Türk-İş tarafından hesaplanan açlık sınırı ise 520 TL’den 29 bin 827 TL’ye çıkarak %5.636 oranında arttı. Dört kişilik bir ailenin yalnızca gıda harcamalarını ifade eden açlık sınırına; barınma, giyim, ulaşım, eğitim ve sağlık gibi giderlerin eklenmesiyle hesaplanan yoksulluk sınırı ise 2005-2025 döneminde 1.693 TL’den 97 bin 158 TL’ye yükseldi. Veriler, 2018 yılına kadar asgari ücretin açlık sınırına yakın bir dengeyi koruduğunu gösteriyor. Ancak özellikle 2021 sonrası hızlanan enflasyon, bu dengeyi bozdu. 2021 ve 2022 yıllarında açlık sınırı neredeyse 1,5 asgari ücrete yaklaşırken, 2025 Kasım itibarıyla açlık sınırı 1,35 asgari ücrete denk geliyor. Yıl ortasında güncellenmeyen asgari ücret, enflasyon karşısında hızla erirken, açlık sınırıyla arasındaki fark yıl içinde giderek açılıyor.
Yoksulluk Sınırı Kaç Asgari Ücrete Denk Geliyor?
Yoksulluk sınırı açısından tablo daha da çarpıcı. 2005–2021 döneminde yoksulluk sınırı ortalama 3,5 asgari ücret, 2021–2025 döneminde ise 3,84 asgari ücret seviyesinde seyrediyor. 2025 Kasım itibarıyla yoksulluk sınırı, 4,40 asgari ücret düzeyine ulaşmış durumda. Son 20 yılın aralık ayı ortalamalarına göre açlık sınırı aylık %2,81 oranında artıyor. Bu oranla 2025 Aralık ayında açlık sınırının yaklaşık 30 bin 666 TL’ye yükselmesi bekleniyor. Asgari ücretin yalnızca yılın ilk ayında dahi açlık sınırının üzerine çıkabilmesi için en az %38,73 oranında zam yapılması gerektiği hesaplanıyor.
Veriler, asgari ücret artışlarının enflasyonu telafi etmekte yetersiz kaldığını ve açlık–yoksulluk sınırları karşısında kalıcı bir iyileşme sağlayamadığını ortaya koyuyor. Önümüzdeki süreçte yapılacak zam oranı, yalnızca nominal artışı değil, asgari ücretin gerçek alım gücünü de belirleyecek.