09.07.2025 - Türkiye CDS primi ne anlama geliyor?

9 Temmuz 2025 itibarıyla Türkiye’nin 5 yıllık CDS primi 285 baz puan seviyesinde seyrederken, piyasalarda ülke risk algısı yeniden gündemde. Küresel yatırımcılar, ekonomik istikrar ve siyasi gelişmeleri yakından izlerken, CDS’teki yükseliş Türkiye’nin dış borçlanma maliyetlerine doğrudan etki ediyor. Bu görünüm, TL üzerinde baskı yaratırken, faiz ve kur beklentilerinde yukarı yönlü riskleri artırıyor

Türkiye CDS Primi Ne Anlama Geliyor?

Beş yıllık Türkiye CDS primi, yatırımcıların Türkiye’nin dış borçlarını ödeyememe riskine karşı ne kadar ücret ödemeyi göze aldıklarının en net göstergesidir. 9 Temmuz 2025 itibarıyla bu seviye yaklaşık 285 baz puan olarak gerçekleşti . Yani küresel piyasalarda Türkiye’nin beş yıl içinde temerrüte düşme riskine karşı sigorta maliyeti, yaklaşık yüzde 2,85’dir.

Risk Algısının Yansımaları

CDS priminin yükselmesi, ülkenin ekonomik ve siyasi istikrarına dair piyasa güveninin azaldığını gösterir. 2025 başında bu primler 240–270 baz puan bandındayken, trend yukarı yönlü; artırılan risk algısı, yatırımcının Türkiye’den uzaklaşabileceğinin sinyalini verir.

Yatırımcılar İçin Ne İfade Ediyor?

  • Borçlanma maliyeti artar: Yüksek CDS primi, devletin yanı sıra özel şirketlerin de finansmana erişimini zorlaştırır.
  • Yabancı sermaye çıkışı hızlanabilir: Yatırımcılar yüksek risk algısı nedeniyle Türk varlıklarını satabilir.
  • Kur ve faiz baskısı: CDS primindeki yükseliş, Türk Lirası üzerinde aşağı yönlü baskı ve faiz artış beklentisine neden olabilir.

 

CDS Primi Neleri Etkiler?

  • Döviz kuru: CDS primindeki yükseliş, TL’nin dolar karşısında değer kaybetmesine yol açabilir.
  • Ülke risk primi: Türk tahvilleri üzerindeki talep azalınca, getiriler yükselir.
  • Kredi derecelendirme: S&P, Moody’s veya Fitch gibi derecelendirme kuruluşları CDS verilerini takip ederek ülkenin risk notunu yeniden değerlendirebilir.

 

CDS primindeki yükseliş, aslında Türkiye’ye yönelik algının sertleştiğini gösteriyor. 285 baz puan seviyesinin korunması hâlinde bile, yatırımcının iç risklere dikkat ettiğini söyleyebiliriz. Yatırımcılar, önümüzdeki dönemde politik istikrar sinyalleri, Merkez Bankası kararları ve küresel faiz trendlerini yakından izlemeli. CDS primindeki dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin güven fonksiyonu üzerine doğrudan yansıyor ve bu nedenle hem özel sektör hem de kamunun likidite stratejilerini yeniden masaya yatırması gerekiyor.

İLGİLİ HABERLER